8 Mayıs 2010 Cumartesi

Baldan Film

Belki uyursun bir ağaç kavuğunda...Film bitmişti ve çocuk ağaçtaydı şimdi.Zaten çocuk hep sığınmıştı kavuklara ve sokakları izlemişti pencerelerden.Ağırdı onun için yükü ilk suçların ve bir vicdan hesaplaşmasıydı hediye edilen tahtadan gemi.Ne de olsa en değerli varlıktı giden babanın geriye kalan el emeği.Ama emekler en büyük özürdür ve bir çocuğun en büyük imtihanıdır oyuncağını paylaşması.Ne zaman dönülecek bu okullardan mutlu mesut ve ne zaman takılacak kırmızı kurdelemiz?Değil mi ki her şey meğilli en büyük sıkıntımız olmaya taa küçüklükten beri ...Sen de üzülme şimdi çocuk,kurdeleni verenler avutur seni ve yüceltir kendilerini sonunda kocaman bir dönemin.Dönerdin o yoldan üzgün,süzgün alamamışsın kurdeleni.Ve büyüklerin yücelme vakti geldi bahşetti sana sonunda kurdeleni.Mutlu musun yoksa unutmaya çalışmak mı şimdi görevin?Sen büyürken oyalanırdın küçük sıkıntınla,peki ya şimdi?Koştun bir anlık sevinçle ve döndün bir zamanlar en büyük sıkıntı olan okulundan.Döndüğün evin seni büyüttü mü ve küçük sıkıntılarınla küçük mutluluğun yitik mi?Başardın belki şimdi büyüdün diyebiliriz!Kaç gerisin geri sıkıntılarından var mıydı ki hakkı hayatın bir küçüğün karşısında burulmasına?
Donmuştu anıların natürmort tablolarda ve izlerken resim mi anı mı karıştırırdı insan.Sendin arkadaşından bile kıskanan ya ,şimdi dayanıyor musun sadece anılarla yaşamaya yoksa büyüyor musun erkenden babanı bile yitiren ballarla?
Yumurtaydı,süttü,baldı ama en tatlısı baldı.Belki büyürken değişti yaşadıklarımız ama birlikte ödevlerden yalanlar kapmamış mıydık?Filmden çıkarkenşoyun bana bırakılırken aklımda karadenizden kuşlar vardı...